Organik Sütlaç Tarifi

Evde sebze veya meyve ile hazırlanan besinlerin yanı sıra diğer malzemelerle de, özellikle minik yavrularımıza farklı tarifler de hazırlamak mümkün. Organik sütlaç da bunlardan bir tanesi. Hazır olarak satılan bir çok markanın organik sütlacı mevcut fakat onların tadını sevmeyen Defne için evde hazırladığım tarifi paylaşayım istedim. Hem bebeğinizin ilk sütlacını ellerinizle hazırlamak, hem de besin değerini kaybetmeden beslenmesini sağlamak çok keyifli. 🙂

IMG_1521

Malzemeler;

  • 100 ml devam sütü (anne sütü de tercih edilebilir)
  • 1 su bardağı su
  • 3 yemek kaşığı pirinç
  • 1 tatlı kaşığı pekmez

Pirinci bol su ile yıkayalım ve kaynar su ile ıslatalım. Pirinci süzdükten sonra bir bardak su ile birlikte kaynamaya bırakalım. Yaklaşık 20 dakika pişirelim. Pirinçler suyunu çektikten sonra biraz ılıyınca, usulüne göre hazırladığınız devam sütü ile pekmezi ekleyelim. Daha sonra blenderden geçirelim ve organik sütlacımız hazır afiyetle bebişlerimize yedirelim 🙂

 

Sevgiler

Nihan Yıldırım

Kremalı Sebzeli Kış Çorbası

Kış aylarında sevdiğimiz sebzelerle hazırladığımız çorbalar, hem besleyici hem de adeta antibiyotik etkisi ile kış aylarının vazgeçilmez öğünlerinden birisidir. Özellikle mevsiminde olan sebzelerle hazırlanan bir sebze çorbası,  soğuk kış günlerinde çok faydalıdır, ayrıca hazmı da kolaylaştırır. Dilediğiniz sebzelerle çorbanızı yaparken, lezzetine lezzet katmak için et yada tavuk suyunu da mutlaka ekleyin.

img_0634

Defne’nin Çorbası 😍

Hazırladığınız çorbadan bir miktar ayırarak, (tuzsuz ve karabibersiz) bebeğinize de yedirebilirsiniz. Ben içine; cici bebenin bebekler için olan ekmeğinden koyuyorum, kızım da severek afiyetle içiyor. Tarifi yaparken farklı sebzelerle değişiklikler de yapabilirsiniz.

Malzemeler

  • 1 adet patates
  • 1 adet havuç
  • 1 adet kuru soğan
  • 2 yemek kaşığı haşlanmış nohut
  • Bir kaç yaprak beyaz lahana
  • 2 yemek kaşığı bulgur
  • 1 adet kereviz sapı
  • 1/3 demet dereotu
  • 1/3 demet maydanoz
  • 3 yemek kaşığı krema
  • 5 su bardağı et suyu
  • Tuz
  • Karabiber
  • 2 yemek kaşığı tereyağı

İlk olarak soğanları doğrayalım ve tereyağı eklediğimiz tenceremizde, 1-2 dakika soteleyelim. Ardından küp küp doğradığımız havuç ve  patatesleri de atıp biraz karıştırdıktan sonra et suyumuzu ekleyelim. İçine bulgur, lahana, kereviz sapı, dereotu, maydanoz, tuz ve karabiberi ekleyerek kaynamaya bırakalım.

Kaynamaya başladıktan sonra haşlanmış nohutlarımızı ve kremamızı ekleyelim, 5 dakika daha kısık ateşte pişirelim. Çorbamız piştikten sonra dilerseniz içindeki sebzelerle birlikte yada blendırdan geçirerek servis edebilirsiniz.

Afiyet olsun…:)

 

Sevgilerimle

Nihan Yıldırım

Pratik Nutellalı Mini Toplar

Tatlı bir atıştırmalık isteyenler için, evde yapılacak pratik bir tarif çok işe yarayabiliyor. Ben özellikle kahvenin yanında sunmak için, nutellalı mini topları pratik bir şekilde hemen yapıyorum. Yapımı da oldukça kolay ve  kısa sürede oluyor. Hazır kekten de yapabileceğiniz gibi, evde yaptığınız keki de tarife ekleyebilirsiniz. Böylece yenmeyen kekleri de değerlendirmiş oluyorsunuz. Misafirinize de kahvenin yanında sunabilirsiniz oldukça lezzetli…

img_0589

Malzemeler

  • 6-7 dilim kakaolu veya sade kek
  • 1 yemek kaşığı tereyağı
  • 1 yemek kaşığı kakao
  • 2 yemek kaşığı süt
  • 2 yemek kaşığı nutella
  • 1 çay bardağı dövülmüş ceviz

Süslemek İçin

  • Hindistan cevizi
  • Kakao

Öncelikle bir kapta, kek dilimlerini elimizle ufalayalım. Tereyağını eritelim ve kekin üzerine dökelim, süt ve  kakaoyu da ekleyerek karıştıralım. Ardından nutella ile cevizlerimizi ekleyerek elde ettiğimiz kek hamurunu yoğuralım. Ceviz büyüklüğünde toplar yapalım ve üzerini hindistan cevizi ya da kakaoya bulayarak tabağımıza alalım. Ve pratik mini kek toplarımız hazır.

img_0591

Afiyet Olsun 😉

Sevgilerimle

Nihan Yıldırım

Bebekler İçin Lezzetli Sebze Püreleri

Ek gıda sürecinde bebeğinizin organik, doğal ve taze gıdalar tüketmesini sağlamak tüm ebeveynlerin ortak isteğidir. Bu nedenle hazır mamalardan ziyade; taze, doğal ve mevsiminde ki sebze ve meyveler ile mamalarımızı hazırlıyoruz. Ben de kızım için “6-9 aylık” aralığındayken hazırladığım birbirinden lezzetli sebze püresi tariflerini, aşağıdaki gibi paylaşmak istiyorum. Siz de bebişinizin durumuna göre; farklı sebzeler ile yada bazı gıdaları daha farklı kombine ederek evde kolaylıkla mamalarını hazırlayabilirsiniz. Tabi ki doktorunuzun önerisini almayı ihmal etmeyin.

Patates ve Havuç Püresi

  • 1 adet orta boy patates
  • 1 adet orta boy havuç
  • 1 tatlı kaşığı pirinç
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Pirinci bol su ile yıkadıktan sonra, sebzeler ile birlikte küçük bir tencerede az su ile haşlanmaya bırakalım. Haşlandıktan sonra zeytinyağını ekleyip blendırdan geçiriyoruz ve mamamız hazır..:)

Havuçlu ve Balkabaklı Püre

  • 1 adet orta boy havuç
  • Küçük bir parça balkabağı
  • 1 tatlı kaşığı irmik
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Kabak ve havuçların kabuklarını soyalım ve küp küp doğrayalım. Bir bardak kadar su ile 15 dakika kadar pişirelim, pişerken irmiği ekleyelim. Piştikten sonra zeytinyağını ekleyelim ve kapağı kapatıp 10 dakika dinlendirelim. Sebzeleri bir çatalla ezerek mamamızı bebeğimize yedirebiliriz.

baby1

 

Kerevizli ve Nohutlu Püre

  • Küçük bir parça kereviz
  • 2 yemek kaşığı nohut
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Kereviz ve önceden ıslattığımız nohutu tenceremizde kaynamaya alalım. Kaynadıktan sonra suyunu süzerek blendırdan geçirelim. Zeytinyağını da ekleyerek servis edelim. Çok katı olur ise açmak için anne sütü yada formül mama ekleyebilirsiniz 1 yemek kaşığı kadar.

 

Sebzeli ve Bulgurlu Püre

  • 1 adet orta boy havuç
  • Küçük bir parça kereviz
  • Bir kaç dal brokoli
  • 1 yemek kaşığı ince bulgur
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Tüm sebzeleri yıkıyoruz ve küp küp doğruyoruz. Küçük bir tencereye  sebzeler ile bulguru üzerini geçecek kadar su ekleyerek pişirelim.  Blendırdan geçirelim ve zeytinyağını ekleyip bebeğimize yedirelim.

baby2

 

Kıymalı Ispanak Püresi :

  • 1 su bardağı ıspanak
  • 1 yemek kaşığı pirinç
  • Ceviz büyüklüğünde kuzu kıyma
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Ispanağı sirkeli suda beklettikten sonra bol su ile yıkayalım. Pirinçleri de bol suda yıkayalım. Küçük bir tencerede zeytinyağını koyalım ve  kuzu kıymamızı ekleyerek biraz soteleyelim. Üzerine ıspanak ve pirinci ekleyerek üzerini geçecek kadar su ile kaynamaya bırakalım. Kaynadıktan sonra kısık ateşte 10 dakika daha pişirelim. Daha sonra püre haline getirelim. Dilerseniz 1 tatlı kaşığı labne peyniri de ekleyebilirsiniz, ben bazen labneli yapıyorum  🙂

 

Bezelyeli Patates Püresi

  • 50 gr bezelye
  • 1 adet orta boy patates
  • 1 tatlı kaşığı bulgur
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Sebzeler ile bulguru, tencerede üzerini geçecek kadar  su ile haşlayalım. Haşlandıktan sonra süzelim, püre haline getirelim ve zeytinyağını ekleyerek bebişimize yedirelim.

 

Sebzeli Somon Püre

  • 50 gr somon balığı
  • 1/2 adet patates
  • Küçük bir parça balkabağı
  • 1 adet arpacık soğan
  • Birkaç dal brokoli
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Tüm sebzeleri ve balığı yıkadıktan sonra tencereye alalım ve  üzerini geçecek kadar su ekleyerek pişirelim. Pişirdikten sonra blendırdan geçirelim ve zeytinyağını ekleyelim. (Bizim bebiş somon yemeye 8.ayda başladı, doktorumuzun önerisi ile.)

SONY DSC

Tavuklu Sebzeli Püre

  • 50 gr tavuk göğsü
  • 1/2 adet kabak
  • 1/2 adet patates
  • 1/2 adet havuç
  • Küçük bir parça pırasa
  • 1 tatlı kaşığı arpa şehriye
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Sebzeleri ve tavuğu yıkadıktan sonra küçük küçük doğrayalım tencereye alalım, arpa şehriyeyi de ekleyelim üzerini geçecek kadar su ile haşlayalım. Haşlandıktan sonra blendırdan geçirerek zeytinyağı ekleyelim.

 

Sevgilerimle…;)

Nihan Yıldırım

 

Bebeğiniz Doğmadan 3 Boyutlu Modeli

Bebeğiniz doğmadan önce hazırlıklara başlarken, anne ve baba adayları her geçen gün ortaya çıkan yeni trendler ve gelişen teknoloji ile hazırlıklarına devam ediyor. Doğum hazırlıkları, bebek odası hazırlıkları, babyshower partisi, fotoğtaf, albüm hazırlıkları vs. bir yana dursun bu süreçte esas  önemli konu tabi ki bebeğin sağlıklı olarak dünyaya gelmesidir. Diğer taraftan doğacak bebeğin kime benzeyeceği de çok merak edilir.

Tüm bu hazırlıklar ile birlikte doğacak bebeğiniz için son dönemde popüler olan bir diğer yenilik ise; bebeğinizin 3D modellemesi. Yani bebeğin anne karnında çekilen 3D ultrason filminin plastik bir modelinin tasarımı ve heykel şeklinde ailelere sunulması.

3d3

Dünyada ve ülkemizde de son dönemde revaçta olan 3d modelleme tekniği, bir çok ebeveyn tarafından tercih ediliyor. Anne ve baba adayları için çok özel bir anı olurken, henüz doğmamış bebeklerinin minik heykelciğine dokunmaları  ise ömür boyu unutulmayacak bir his yaratıyor. Özellikle görme engelli anne adayları için, doğmamış bebeklerinin yüz hatlarına dokunmaları ve  göremedikleri bebekleri ile ilk bağını bu şekilde kurmaları; son derece mutluluk verici duygular hissetmelerini sağlıyor.

3d1

Amerika’ da  “3D Babies” adlı firma, anne karnındaki doğmamış bebeklerin üç boyutlu yazıcı ile bebeğin anne karnında ki şeklinin bire bir ölçütte üç boyutlu heykelini hazırlayarak ailelere sunarken, Japonya’ da “Fasotec” isimli firma ise üç boyutlu minik bebek heykelini su dolu bir kavanoza yerleştirerek, bebeğin  anne karnında ki duruşunu sergilemeye çalışıyor. Ülkemizde de ilk kez “3DTheCompany” tarafından hayata geçirilen “ilkbakışım” projesi; ultrason yardımıyla anne karnındaki bebeklerin yüzlerinin modellenmesi ve 3 boyutlu örneklerinin oluşturulması konusunda, dünyadaki öncü firmalardan biri haline gelmiştir. Gebelik sırasında en ideal haftalardan 20-30. haftalar arasındaki zaman diliminde, doktorunuzun alacağı 3 boyutlu görüntüleri işleyerek size bebeğinizin yüzünün gerçek 3 boyutlu modelini hazırlıyorlar. Sonuç olarak siz de bebeğiniz doğmadan önce onun minik yüzünün heykelini elinizde tutabiliyorsunuz.

 

Daha detaylı bilgi için;  www.ilkbakisim.com adresinden bilgi alabilirsiniz.

Sevgilerimle…

Nihan Yıldırım

 

 

 

 

 

Doğum Çantanız Hazır mı?

Doğum zamanı yaklaştığında heyecan ve telaş duyguları birbirine karışırken, yapılması gereken en önemli hazırlıkların başında  doğum çantasının hazırlanması gelmektedir. Özellikle anne adayları bu dönemde oldukça heyecanlı bir bekleyiş içerisinde olacağı için, en az 2 ay önceden doğum çantasının hazırlanmasında fayda vardır.

Doğum çantasını eksiksiz olarak hazırlamak için; önceden yapılacak bir liste ile yanınıza alınacakların belirlenmesi, anne adaylarına fazlasıyla  kolaylık sağlayacaktır. Özellikle hastaneye giderken götüreceğiniz için, erken doğum ihtimaline karşı son aylarda çantanın devamlı yanınızda bulundurulmasına dikkat edilmelidir. Böylece ani durumlarda “doğum çantam hazır mı?” düşüncesini de kafanızdan atmış oluyorsunuz.

Ben de doğum zamanıma yaklaşık olarak 2 ay kala doğum çantamı hazırdım. Alt tarafı bir çanta diye düşünenler olabilir fakat gerçekten doğum çantasının ne kadar önemli olduğunu, hazırlama aşamasında anlıyorsunuz. Çantanızın önceden hazır olması ise sizin rahat olmanızı sağlıyor. Peki çantamıza neler koymalıyız, olmazsa olmaz parçalar nelerdir ?

1029461_1280x720

Anne için gerekenler;

  • 2-3 adet gecelik (emzireceğiniz için önden düğmeli olmalı)
  • Sabahlık
  • İç çamaşırı (bir kaç adet olmalı, günlük ‘kullan-at’ çamaşırlarda çok işe yarıyor)
  • Terlik
  • Çorap
  • 2 adet emzirme sütyeni
  • Göğüs ucu kremi
  • Göğüs pedleri
  • Hijyenik pedler
  • Islak mendil ve kağıt havlu
  • Makyaj çantanız ve makyaj malzemeleriniz
  • Diş fırçası ve diş macunu
  • Emziren anne için süt arttırıcı çay
  • Lohusa tacınızı da sakın unutmayın 🙂

Bebek için gerekenler;

  • 3 takım hastane çıkışı
  • 3 adet zıbın
  • 3 adet tulum
  • İkili pijama takımı
  • Çorap
  • Eldiven
  • Şapka
  • Patik
  • Mama önlüğü
  • Bebek battaniyesi
  • Yenidoğan bebek bezi
  • Alt değiştirme bezi
  • Pişik kremi
  • Yenidoğan bebek ıslak mendili
  • Emzik ve biberon
  • Portbebe ve çanta

 

Bunların dışında  doğum yapacağınız hastane ile önceden görüşüp hangi imkanları sağladıklarını ve istedikleri bir şey olup olmadığını da öğrenmenizde fayda vardır.  Örneğin bir çok hastane, sütünüzü sağmanız gerektiğinde göğüs pompası desteği sağlamaktadır. Hastaneden çıktığınızda ise profesyonel bir süt sağma makinesi kiralamanızı öneririm. Evde çok fazla uğraşmamanız ve sütünüzü arttırmanız açısından çok yararlı. Yine bazı hastanelerde bebek yatağı için, bebek nevresim takımı da istenebilir.

 

Sağlıklı doğumlar dilerim, sevgilerimle…:)

Nihan Yıldırım

 

Kedinizi Kucağınıza Alırken

Kedinizi kucağınıza alırken, onun davranışları ve sizinle olan iletişimi önemlidir. Özellikle kendisini güvende hissederse rahatça kucağınızda tutabilirsiniz. Küçük çocukların bir kediyi tutması ise gözlemlenmesi gereken bir durumdur çünkü onu tutarken incitebilir, farkında olmadan hırpalayabilir. Kedi severlerin bu konuda hassas davranması gerekebilir.

image

Yavru veya yetişkin bir kediyi nazikçe ve sağlam bir şekilde tutarken ani ve sert hareketler onun korkmasına sebep olabilir ve  kaçmak isteyebilir. Kaçmak isterken size zarar verebilir, tırnaklayabilir veya ısırabilirler. Yine kucağınıza aldığınızda ses tonunuzun alçak ve yumuşak tonda olması gerekir, yüksek sesten de korkabilirler.

Küçük Çocuklar Kediyi Tutmak İsterse;

Çocuklar genellikle kedileri karınlarından kavrayarak tutmaya çalışır. Okul çağından küçük çocukların, kediyi tutması zor olacağından, sizin kucağınızda iken kedinizi okşaması daha doğru bir hareket olacaktır. Yaşı daha büyük çocuklarda ise kediyi nasıl tutması gerektiği kolayca öğretilebilir. Ayrıca çocukların kedileri sık sık kucaklarına alıp bırakmak istememesine  izin verilmemeli zira kedi huysuzlanır ise zarar verebilir. Küçük çocukların eve gelen yavru kedi ile teması da gözlenmeli, yavru kediler kolayca kaçamaz ve sertçe tutulursa incinebilirler.

Kedilerin çoğu okşanmayı da çok sever, özellikle boyun ve sırt kısmı boyunca okşanmak hoşlarına gider. Okşarken de tüylerin çıkış yönüne doğru okşanması gerekir, ters yönde okşanması, tüylerinin kabarmasına neden olacağı için hoşlarına gitmez. Ayrıca kulaklarının ve göğüslerinin ovulmasından da keyif alırlar. Fakat karın bölgesi savunmasız bir bölge olduğu için çoğu kedi karınlarından okşanmayı sevmeyebilir.

Kedilerin neler hissettiğini de en iyi kuyruklarının hareketlerinden anlayabiliriz. Aşağıda ki resimde kuyruk hareketlerini inceleyebilirsiniz;

image

 

Sevgilerimle…

Nihan Yıldırım

Gebelikte Beslenme

Hamilelikte besleyici ve dengeli bir beslenme planı; hem sizin için hem de gelişmekte olan bebeğiniz için çok önemlidir. Gebelik öncesi ideal sağlıklı bir beslenme planı; çocuğunuzun büyüme ve gelişiminde temel yapı taşlarının oluşturulmasına yardımcı olabilir.  

Gebelik dönemi öncesinde ve gebelik sırasında ki beslenme planı içinde; sebze, meyve, tahıllar, baklagiller, proteinler ve diğer besleyici gıda seçeneklerini dahil etmek; bebeğinizin hayatı için güçlü bir başlangıç olacaktır. Gebeliğin 1. trimesterinde  besin ihtiyacı artarken, enerji ihtiyacı sadece gebeliğin ikinci ve üçüncü trimester döneminde; günde yaklaşık 300 kalori kadar artar.

hamile2

Gebelik süresi boyunca bir anne adayı; ortalama 10 ila 13 kilo arasında kilo alımı beklenir, aşırı kilo alımı ise hem annenin hem de bebeğin sağlığını tehdit edecek sonuçlar doğurabilmektedir. Gebelikte kilo alımı, ilk üç ayda her ay 1 kg, ikinci ve üçüncü aylarda ise her ay 1 -1,5 kilo olacak şekilde planlanmalıdır.

Gebelikte Beslenme: Besin Grupları

Protein

Uzmanlar günlük alınması gereken protein miktarını 75 ila 100 gram arasında önermektedir. Harvard Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada; günde en az 75 gram protein tüketilmesi Preeklampsi  (gebelik  zehirlenmesi)’ yi önleyebildiği yönündedir.

Protein grubunda et günlük  2-3 porsiyon tüketilmeli;

  • Et (1 porsiyon = yaklaşık 3 köfte büyüklüğünde)
  • Balık (1 porsiyon = yaklaşık 3 köfte büyüklüğünde
  • Hindi (1 porsiyon = yaklaşık 3 köfte büyüklüğünde)
  • Tavuk (1 porsiyon = yaklaşık 3 köfte büyüklüğünde)
  • Ceviz (1 porsiyon = yaklaşık ⅓ bardak)
  • Fındık (1 porsiyon = yaklaşık ⅓ bardak)

Protein grubunda baklagiller 2-3 porsiyon tüketilmeli;

  • Bezelye (1 porsiyon = 1/2 su bardağı)
  • Barbunya (1 porsiyon = 1/2 su bardağı)
  • Kuru fasulye (1 porsiyon = 1/2 su bardağı)
  • Soya fasulyesi (1 porsiyon = 1/2 su bardağı)
  • Börülce (1 porsiyon = 1/2 su bardağı)
  • Nohut (1 porsiyon = 1/2 su bardağı)
  • Mercimek (1 porsiyon = 1/2 su bardağı)

Kalsiyum

Gebelikte gerekli olan günlük kalsiyum ihtiyacı 1000 mg civarındadır. Kalsiyum kaynağı olarak, süt ve süt ürünlerinin bebeğin kemik gelişimini sağlaması için yeterli miktarda alınmaları gerekir.

Kalsiyum günlük 3-4 porsiyon tüketilmeli;

  • Süt (1 porsiyon = 1 su bardağı)
  • Yumurta (1 porsiyon = 1 adet yumurta)
  • Yoğurt (1 porsiyon = 1 su bardağı)
  • Peynir (1 porsiyon = 1 kibrit kutusu kadar)

hamile1

Demir

Günlük alınacak demir miktarı, kan hacmini artırır ve kansızlığı önlemeye yardımcı olur.Gebelik döneminde günlük 27 mg demir alımı idealdir.

Demir günlük 2-3 porsiyon tüketilmeli;

Yeşil yapraklı sebzeler 2-3 porsiyon (1 porsiyon = yaklaşık 1 su bardağı)

  • Ispanak (1 porsiyon = 1 su bardağı)
  • Lahana (1 porsiyon = 1 su bardağı)
  • Brokoli (1 porsiyon = 1 su bardağı)
  • Pırasa (1 porsiyon = 1 su bardağı)
  • Pazı (1 porsiyon = 1 su bardağı)

Demir grubunda tahıllar 2-3 porsiyon tüketilmeli; 

  • Ekmek (1 porsiyon = 1 dilim)
  • Arpa (1 porsiyon = 1/2 fincan)
  • Buğday (1 porsiyon = 1/2 fincan)
  • Yulaf (1 porsiyon = 1/2 fincan)
  • Bulgur (1 porsiyon = 1/2 fincan)

Demir grubunda et, tavuk, deniz ürünleri  2-3 porsiyon tüketilmeli;  

  • Sığır eti (1 porsiyon = yaklaşık 3 köfte büyüklüğünde)
  • Deniz ürünleri (1 porsiyon = yaklaşık 3 köfte büyüklüğünde)
  • Kümes hayvanları (1 porsiyon = yaklaşık 3 köfte büyüklüğünde)

Folik Asit

Folik asit,  doğacak bebekte nöral tüp defekti denilen anomali riskini azaltmada önemli bir rol oynar. Anomali riskini azaltmak için anne adaylarının gebe kalmadan en az 6 hafta önce, folik asit kullanımına başlaması ve gebeliğin ilk 3 ayı boyunca kullanımı sürdürmesi gerekmektedir.

Folik asit, hücre büyümesi, bölünmesi ve oluşan DNA hasarlarının onarılması açısından önemli bir vitamindir. Uzmanlar günde 600 ila 800 mikrogram (0,6 0,8 miligram) kullanımını önermektedir.

C Vitamini

C vitamini bir antioksidandır ve dokuların hasar görmesini önler. Uzmanlar günde en az 85 miligram kullanılmasını önermektedir. 

C vitamini grubunda meyve ve sebzeler günlük 2-3 porsiyon tüketilmeli;

  • Portakal (1 porsiyon = yaklaşık ½ bardak)
  • Çilek (1 porsiyon = yaklaşık ½ bardak)
  • Limon (1 porsiyon = yaklaşık ½ bardak)
  • Domates (1 porsiyon = yaklaşık ½ bardak)
  • Greyfurt (1 porsiyon = yaklaşık ½ bardak)
  • Kivi (1 porsiyon = yaklaşık ½ bardak)
  • Kavun (1 porsiyon = yaklaşık ½ bardak)
  • Patates (1 porsiyon = yaklaşık 1/3 bardak)
  • Biberler (1 porsiyon = yaklaşık ½ bardak)

(Porsiyonlar doğranmış olarak hesaplanmıştır.)

hamile

Beslenmede Dikkat Edilmesi Gerekenler

Hamilelik sırasında, bazı gıdaların gelişmekte olan bebeğe zarar vermemesi ve Toksoplazma, Salmonella, Clostridium Perfringens ile diğer zararlı bakterilere maruz kalmaması için; sebze ve meyvelerin iyi yıkanmış, sütün iyi pastorize edilmiş, tüm etlerin tam pişmiş olduğundan emin olunmalıdır. Sigara, alkol tüketimi, uyuşturucu kulanımından uzak durulmalıdır. 

Kolalı içecekler, çay  ve kahve  kafein içerikleri nedeniyle günlük kullanım miktarı azaltılmalı;en fazla iki fincan veya bardak ile sınırlanmalıdır. Gebelik boyunca yürüyüş, yüzme gibi egzersizlerin yapılması oldukça sağlıklıdır. Her zaman yeni bir egzersiz programına başlamadan önce doktorunuz ile görüşmeniz önemlidir. 

Aşağıdaki kaynaklar kullanılarak derlenmiştir;

     Sevgilerimle…
     Nihan Yıldırım

Anne Sütünü Arttırmanın İpuçları

Doğum yapan her annenin ortak düşüncesi, bebeğini kendi sütüyle beslemek istemesidir. Bu dönemde  anne ve bebek arasında iletişimin kurulması, güçlü bir bağlılık oluşması açısından çok önemlidir. Annenin emzirme faaliyeti bebeğinin beslenmesi ile birlikte, onunla arasında ki fiziksel yakın temasın kurulmasını da sağlar. Tabi ki bazen annenin sütü olmayabiliyor yada bebek hiç emmek istemiyor, bu durumda imdadınıza anne sütüne yakınlığı ile bilinen formül mamalar yetişiyor.

baby_1866299b

Benim de sütüm ilk başlarda az olduğu için, hem formül mama ile destekliyordum, hem de sütümü  arttırmak  için düzgün beslenmeye çalışıyordum. Ayrıca sütünüzü arttırmak için doktorunuzun önerilerini de almayı ihmal etmeyin.

 

Peki Anne Sütünü Arttırmanın İpuçları Nelerdir?

 

  • Anne sütünün arttırılması için öncelikli olan ve benim de gerçekten faydasını gördüğüm ilk besin Su, günde en az 2-3 litre su içmek, anne sütünün artmasını sağlıyor, adeta bir mucize gibi, su gerçekten hayattır bol bol tüketin.

Pouring water into glass

  • Rezene ve Isırgan bitki çaylarını da doktorumun tavsiyesiyle kullandım, hem sütün artmasını sağlıyor hem de gaz problemini ortadan kaldırıyor.
  • Sütü arttıran bir diğer içecek ise Malt içeceği; genel anlamıyla çimlendirilip kurutulmuş arpadan oluşur, içeriğinde ki karbonhidratlar, B vitamini ve mineraller yönünden oldukça zengindir. Ancak bazı malt içecekleri çok şekerli olabiliyor, onlara muadil alkolsüz bira da tüketebilirsiniz, aynı etkiyi gösteriyor.

wpid13388-hitherandthither-4

  • Evde yapacağınız şekersiz ya da az şekerli kompostoların tüketimi de oldukça faydalı. Özellikle elma, ayva, üzüm kompostosunu öneririm.
  • Süt, yoğurt, ayran gibi kalsiyum yönünden zengin besinlerde sütü arttırıyor ancak gaz yapabiliyor, gaz problemi geçtikten sonra tüketilebilir.
  • Bol bol yeşil sebzeler tüketmek de çok önemli, örneğin; yeşil mercimek,  taze fasulye, ıspanak, bamya, semizotu gibi gaz yapıcı özelliği olmayan sebzeler süt salınımını arttırıyor. Ben özellikle fesleğen ve dereotunun çok faydasını gördüm, hem çok şifalı hem de süt arttırmada çok etkili bitkilerden, bol bol kullanmanızı öneririm.

health-benefits-green-vegetable

  • Kuru meyveler örneğin kuru incir, dut, kuru üzüm gibi besinler ile kuru yemişler; kalsiyum ve demir yönünden oldukça zengindir. Yeteri miktarda alındığında sütü arttırır, vücudun dirençli olmasını  sağlar.

kuruu

 

  • Annenin sık sık ılık bir duş yapıp rahatlaması, fırsat bulduğu zaman dilimlerinde uyuması, süt salınımı için oldukça çok faydalı.

shovermom

Bunların dışında, annenin psikolojik olarak rahatlamış olması da çok önemli. Baba yada diğer aile üyeleri bu dönemde; anneye destek olmalı, onun yanında olduğunu hissettirmeli ve anneyi stresten  uzak tutmalılar. Ayrıca her anne ve bebeği özeldir; bebeğinize hangi besinlerin yararlı olacağını, hangi besinlerin sütünüzü arttıracağını en iyi siz takip edip gözlemleyebilir, buna göre kendi beslenme düzeninizi de oluşturabilirsiniz.

Stresten uzak bol sütlü günlerinizin olması dileğiyle… 🙂

Sevgilerimle

Nihan Yıldırım

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bebek ve Çocuklarda Çinko Alımı

Çinko vücudumuzda bulunan ve bağışıklık sisteminin gelişimi açısından oldukça önemli bir elementtir. Faydaları ise saymakla bitmiyor ; grip, soğuk algınlığı, ishal, kemik hastalıkları, kısırlık, saç dökülmeleri, cilt sorunları ve daha bir çok rahatsızlıklarda etkisi çok fazla. Bu nedenle vücudumuz için, yediğimiz besinlerden düzenli olarak ve gerekli miktarlarda Çinko alınmalıdır.

zzz

Sağlıklı bir gebelik için Çinko alımı  oldukça önemlidir, özellikle bebek doğduktan sonra bağışıklık sisteminin güçlü olmasında son derece etkilidir. Bebeklerde 1 yaşından küçüklerde  günlük 2-3 mg çinko alınması  yeterlidir (0-6 ay 2 mg / 7-12 ay 3 mg), büyüdükçe bu oran daha da artmaktadır.

Pek çok alanda etkili olan çinkonun ayrıca üremede de çok  önemli bir görevi vardır. Özellikle erkek üreme hormonunun üretilmesinde çok etkili olup, düzenli çinko takviyesi ile sperm üretimini arttırmaktadır.

Eğer besinlerden gerekli olan Çinko alınamazsa pek çok sorun ortaya çıkmaktadır. Çocuklarda; iştahsızlık, kilo alamama, büyüme ve gelişim geriliği,  öğrenme zorluğu gibi sorunlar görülebiliyor. Çocuklarda boy kısalığında çinko düzeyi normal olsa dahi, ek olarak yine çinko takviyesi yapılabilir. Bebeklerde çinko eksikliği ise zatürre ve ishale sebep olabilir, enfeksiyonlara karşı direnci azaltabilir, bağışıklık sistemini yetersiz bırakabilir. Bu nedenle düzenli doktor kontrolü yapılması çok önemlidir. Çinko eksikliğinde doktorunuzun kontrolünde  çinko takviyesi yapılabilmektedir. Bu konuda mutlaka doktorunuza danışmayı unutmayınız. Yine çinko eksikliğinde tırnaklarda; genelde nokta şeklinde yada bazen çizgi şeklinde lekeler ve bozukluklar, tat alma duyusunda bozukluklar, cilt yapısında sorunlar görülebilmektedir. Bununla birlikte saçlarda dökülme ve yıpranmaya da sebep olabilmektedir.

Peki Çinko’ yu hangi besinlerden alabiliriz? Bir çok gıdada Çinko bulunuyor ve bunların en önemlileri ise aşağıda ki gibidir;

Çinko’ nun  bulunduğu en önemli besinler ;

İstiridye 100 gr’ da 10 mg

Kabak Çekirdeği 100 gr’ da 6 mg

Susam 100 gr’ da 6 mg

Dana Eti 100 gr’ da 6-10 mg (Dana İncik 10 mg, Dana Kıyma 6 mg)

Kuzu Eti 100 gr’ da 5-9 mg (Kuzu İncik 9 mg, Kuzu Kıyma 5 mg)

Yeşil Mercimek 100 gr’ da 4 mg

Peynir 100 gr’ da 3 mg

Badem 100 gr’ da 3 mg

Nohut 100 gr’ da 3 mg

Yoğurt 100 gr’ da 1 mg

 

Besinlerden alacağımız günlük çinko ihtiyacı ise;

Bebekler İçin: 2-3 mg

Çocuklar İçin: 5-7 mg

Yetişkinler için: 12 mg

Gebelikte ve Emziren kadınlar için: 15 mg civarındadır.

Ek olarak Çinko takviyesi yapılması düşünülürse; tabletler, kapsüller veya şurupları kullanılabilir tabi ki doktor önerisiyle…

Sevgilerimle… 😉

Nihan Yıldırım