Çocuklarda Yabancı Dil Öğrenimi

Dil, insanlarda varolan doğal bir yeti sayesinde kendiliğinden edinilir. Her çocuk kendi dilini duyarak ve duyduklarını taklit ederek ediniyor. Varolan bir dilin, etkin bir şekilde kullanımı ise 4 yaş civarı mümkün oluyor. Kendi dili dışında farklı bir yabancı dili duyan çocuklarda ise, yabancı dile ne kadar fazla maruz kalırlarsa o dili konuşmaları o kadar kolay oluyor. Özellikle 3 yaş öncesinde, iki hatta üçüncü bir yabancı dili öğrenebilmeleri mümkün olabiliyor.

Uzmanlara göre yabancı  bir dilin erken yaşta çocuğa verilmesi için, 3 yaşından öncesinin, daha uygun bir zaman olduğu yönünde. 0-3 yaş arasındaki bebeklerin ana dili dışında farklı bir yabancı dile maruz kalmaları “aynı anda öğrenme”  yöntemiyle her iki dilin de öğrenebilmesini sağlayabiliyor. Dolayısı ile doğumdan itibaren yabancı dil eğitimi, en azından bebeği öğretilmek istenen dile maruz bırakarak, onunla konuşarak ve müzik dinleterek başlatılabiliyor. Bebeklere söylenebilecek ya da dinletilecek bir ninni bile onların bu dili hafızalarına kaydetmelerini sağlıyor. Yabancı dil eğitimine bu yaşlarda başlanmayan çocuklarda ise; dil öğrenme yetkinliği ilerleyen yaşlarda da devam ediyor. Örneğin anaokuluna giden bir çocuk, yabancı dil eğitimi alıyorsa hızla öğrenmeye başlayabiliyor.

infant-read

l love learn 🙂

Kendi adını verdiği yöntemle 26 yılda 1.5 milyon çocuğa anadili gibi İngilizce öğreten Helen Doron,  yabancı dil eğitimine bebeklik döneminde başlanması gerektiğini söylüyor. Doron, bir bebeğin gelişimi sırasında, ingilizce dilini sistematik bir şekilde öğretiyor. İlk yıl şarkılar ve oyunlarla 550 kelime öğretirken, ertesi yıl 650 kelime… 6 yaşına geldiğinde 3 bin 500 kelimeye ulaşıyor. Ayrıca kendi yönteminin evde nasıl uygulanacağını aşağıda ki gibi anlatıyor.

“Resimli kitapları tercüme ederek değil, resimleri göstererek kelime öğretilebilir. Alt yazılı çizgi film ve filmler izletilebilir. Şarkıyı hareketlerle destekleyerek söylemek yardımcı olur. Üç tip öğrenme yolu var; görsel, işitsel ve kinestatik yani dokunma ve hareketlerle. Bütün çocuklar kinestatik öğrenicidir. Onlara öğrettiğiniz her kelimeyi hareketlerle anlatmalısınız.”

Sevgilerimle… 😉

Nihan Yıldırım

Kremalı Sebzeli Kış Çorbası

Kış aylarında sevdiğimiz sebzelerle hazırladığımız çorbalar, hem besleyici hem de adeta antibiyotik etkisi ile kış aylarının vazgeçilmez öğünlerinden birisidir. Özellikle mevsiminde olan sebzelerle hazırlanan bir sebze çorbası,  soğuk kış günlerinde çok faydalıdır, ayrıca hazmı da kolaylaştırır. Dilediğiniz sebzelerle çorbanızı yaparken, lezzetine lezzet katmak için et yada tavuk suyunu da mutlaka ekleyin.

img_0634

Defne’nin Çorbası 😍

Hazırladığınız çorbadan bir miktar ayırarak, (tuzsuz ve karabibersiz) bebeğinize de yedirebilirsiniz. Ben içine; cici bebenin bebekler için olan ekmeğinden koyuyorum, kızım da severek afiyetle içiyor. Tarifi yaparken farklı sebzelerle değişiklikler de yapabilirsiniz.

Malzemeler

  • 1 adet patates
  • 1 adet havuç
  • 1 adet kuru soğan
  • 2 yemek kaşığı haşlanmış nohut
  • Bir kaç yaprak beyaz lahana
  • 2 yemek kaşığı bulgur
  • 1 adet kereviz sapı
  • 1/3 demet dereotu
  • 1/3 demet maydanoz
  • 3 yemek kaşığı krema
  • 5 su bardağı et suyu
  • Tuz
  • Karabiber
  • 2 yemek kaşığı tereyağı

İlk olarak soğanları doğrayalım ve tereyağı eklediğimiz tenceremizde, 1-2 dakika soteleyelim. Ardından küp küp doğradığımız havuç ve  patatesleri de atıp biraz karıştırdıktan sonra et suyumuzu ekleyelim. İçine bulgur, lahana, kereviz sapı, dereotu, maydanoz, tuz ve karabiberi ekleyerek kaynamaya bırakalım.

Kaynamaya başladıktan sonra haşlanmış nohutlarımızı ve kremamızı ekleyelim, 5 dakika daha kısık ateşte pişirelim. Çorbamız piştikten sonra dilerseniz içindeki sebzelerle birlikte yada blendırdan geçirerek servis edebilirsiniz.

Afiyet olsun…:)

 

Sevgilerimle

Nihan Yıldırım

Pratik Nutellalı Mini Toplar

Tatlı bir atıştırmalık isteyenler için, evde yapılacak pratik bir tarif çok işe yarayabiliyor. Ben özellikle kahvenin yanında sunmak için, nutellalı mini topları pratik bir şekilde hemen yapıyorum. Yapımı da oldukça kolay ve  kısa sürede oluyor. Hazır kekten de yapabileceğiniz gibi, evde yaptığınız keki de tarife ekleyebilirsiniz. Böylece yenmeyen kekleri de değerlendirmiş oluyorsunuz. Misafirinize de kahvenin yanında sunabilirsiniz oldukça lezzetli…

img_0589

Malzemeler

  • 6-7 dilim kakaolu veya sade kek
  • 1 yemek kaşığı tereyağı
  • 1 yemek kaşığı kakao
  • 2 yemek kaşığı süt
  • 2 yemek kaşığı nutella
  • 1 çay bardağı dövülmüş ceviz

Süslemek İçin

  • Hindistan cevizi
  • Kakao

Öncelikle bir kapta, kek dilimlerini elimizle ufalayalım. Tereyağını eritelim ve kekin üzerine dökelim, süt ve  kakaoyu da ekleyerek karıştıralım. Ardından nutella ile cevizlerimizi ekleyerek elde ettiğimiz kek hamurunu yoğuralım. Ceviz büyüklüğünde toplar yapalım ve üzerini hindistan cevizi ya da kakaoya bulayarak tabağımıza alalım. Ve pratik mini kek toplarımız hazır.

img_0591

Afiyet Olsun 😉

Sevgilerimle

Nihan Yıldırım

Bebekler İçin Lezzetli Sebze Püreleri

Ek gıda sürecinde bebeğinizin organik, doğal ve taze gıdalar tüketmesini sağlamak tüm ebeveynlerin ortak isteğidir. Bu nedenle hazır mamalardan ziyade; taze, doğal ve mevsiminde ki sebze ve meyveler ile mamalarımızı hazırlıyoruz. Ben de kızım için “6-9 aylık” aralığındayken hazırladığım birbirinden lezzetli sebze püresi tariflerini, aşağıdaki gibi paylaşmak istiyorum. Siz de bebişinizin durumuna göre; farklı sebzeler ile yada bazı gıdaları daha farklı kombine ederek evde kolaylıkla mamalarını hazırlayabilirsiniz. Tabi ki doktorunuzun önerisini almayı ihmal etmeyin.

Patates ve Havuç Püresi

  • 1 adet orta boy patates
  • 1 adet orta boy havuç
  • 1 tatlı kaşığı pirinç
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Pirinci bol su ile yıkadıktan sonra, sebzeler ile birlikte küçük bir tencerede az su ile haşlanmaya bırakalım. Haşlandıktan sonra zeytinyağını ekleyip blendırdan geçiriyoruz ve mamamız hazır..:)

Havuçlu ve Balkabaklı Püre

  • 1 adet orta boy havuç
  • Küçük bir parça balkabağı
  • 1 tatlı kaşığı irmik
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Kabak ve havuçların kabuklarını soyalım ve küp küp doğrayalım. Bir bardak kadar su ile 15 dakika kadar pişirelim, pişerken irmiği ekleyelim. Piştikten sonra zeytinyağını ekleyelim ve kapağı kapatıp 10 dakika dinlendirelim. Sebzeleri bir çatalla ezerek mamamızı bebeğimize yedirebiliriz.

baby1

 

Kerevizli ve Nohutlu Püre

  • Küçük bir parça kereviz
  • 2 yemek kaşığı nohut
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Kereviz ve önceden ıslattığımız nohutu tenceremizde kaynamaya alalım. Kaynadıktan sonra suyunu süzerek blendırdan geçirelim. Zeytinyağını da ekleyerek servis edelim. Çok katı olur ise açmak için anne sütü yada formül mama ekleyebilirsiniz 1 yemek kaşığı kadar.

 

Sebzeli ve Bulgurlu Püre

  • 1 adet orta boy havuç
  • Küçük bir parça kereviz
  • Bir kaç dal brokoli
  • 1 yemek kaşığı ince bulgur
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Tüm sebzeleri yıkıyoruz ve küp küp doğruyoruz. Küçük bir tencereye  sebzeler ile bulguru üzerini geçecek kadar su ekleyerek pişirelim.  Blendırdan geçirelim ve zeytinyağını ekleyip bebeğimize yedirelim.

baby2

 

Kıymalı Ispanak Püresi :

  • 1 su bardağı ıspanak
  • 1 yemek kaşığı pirinç
  • Ceviz büyüklüğünde kuzu kıyma
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Ispanağı sirkeli suda beklettikten sonra bol su ile yıkayalım. Pirinçleri de bol suda yıkayalım. Küçük bir tencerede zeytinyağını koyalım ve  kuzu kıymamızı ekleyerek biraz soteleyelim. Üzerine ıspanak ve pirinci ekleyerek üzerini geçecek kadar su ile kaynamaya bırakalım. Kaynadıktan sonra kısık ateşte 10 dakika daha pişirelim. Daha sonra püre haline getirelim. Dilerseniz 1 tatlı kaşığı labne peyniri de ekleyebilirsiniz, ben bazen labneli yapıyorum  🙂

 

Bezelyeli Patates Püresi

  • 50 gr bezelye
  • 1 adet orta boy patates
  • 1 tatlı kaşığı bulgur
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Sebzeler ile bulguru, tencerede üzerini geçecek kadar  su ile haşlayalım. Haşlandıktan sonra süzelim, püre haline getirelim ve zeytinyağını ekleyerek bebişimize yedirelim.

 

Sebzeli Somon Püre

  • 50 gr somon balığı
  • 1/2 adet patates
  • Küçük bir parça balkabağı
  • 1 adet arpacık soğan
  • Birkaç dal brokoli
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Tüm sebzeleri ve balığı yıkadıktan sonra tencereye alalım ve  üzerini geçecek kadar su ekleyerek pişirelim. Pişirdikten sonra blendırdan geçirelim ve zeytinyağını ekleyelim. (Bizim bebiş somon yemeye 8.ayda başladı, doktorumuzun önerisi ile.)

SONY DSC

Tavuklu Sebzeli Püre

  • 50 gr tavuk göğsü
  • 1/2 adet kabak
  • 1/2 adet patates
  • 1/2 adet havuç
  • Küçük bir parça pırasa
  • 1 tatlı kaşığı arpa şehriye
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Sebzeleri ve tavuğu yıkadıktan sonra küçük küçük doğrayalım tencereye alalım, arpa şehriyeyi de ekleyelim üzerini geçecek kadar su ile haşlayalım. Haşlandıktan sonra blendırdan geçirerek zeytinyağı ekleyelim.

 

Sevgilerimle…;)

Nihan Yıldırım

 

Bebeğiniz Doğmadan 3 Boyutlu Modeli

Bebeğiniz doğmadan önce hazırlıklara başlarken, anne ve baba adayları her geçen gün ortaya çıkan yeni trendler ve gelişen teknoloji ile hazırlıklarına devam ediyor. Doğum hazırlıkları, bebek odası hazırlıkları, babyshower partisi, fotoğtaf, albüm hazırlıkları vs. bir yana dursun bu süreçte esas  önemli konu tabi ki bebeğin sağlıklı olarak dünyaya gelmesidir. Diğer taraftan doğacak bebeğin kime benzeyeceği de çok merak edilir.

Tüm bu hazırlıklar ile birlikte doğacak bebeğiniz için son dönemde popüler olan bir diğer yenilik ise; bebeğinizin 3D modellemesi. Yani bebeğin anne karnında çekilen 3D ultrason filminin plastik bir modelinin tasarımı ve heykel şeklinde ailelere sunulması.

3d3

Dünyada ve ülkemizde de son dönemde revaçta olan 3d modelleme tekniği, bir çok ebeveyn tarafından tercih ediliyor. Anne ve baba adayları için çok özel bir anı olurken, henüz doğmamış bebeklerinin minik heykelciğine dokunmaları  ise ömür boyu unutulmayacak bir his yaratıyor. Özellikle görme engelli anne adayları için, doğmamış bebeklerinin yüz hatlarına dokunmaları ve  göremedikleri bebekleri ile ilk bağını bu şekilde kurmaları; son derece mutluluk verici duygular hissetmelerini sağlıyor.

3d1

Amerika’ da  “3D Babies” adlı firma, anne karnındaki doğmamış bebeklerin üç boyutlu yazıcı ile bebeğin anne karnında ki şeklinin bire bir ölçütte üç boyutlu heykelini hazırlayarak ailelere sunarken, Japonya’ da “Fasotec” isimli firma ise üç boyutlu minik bebek heykelini su dolu bir kavanoza yerleştirerek, bebeğin  anne karnında ki duruşunu sergilemeye çalışıyor. Ülkemizde de ilk kez “3DTheCompany” tarafından hayata geçirilen “ilkbakışım” projesi; ultrason yardımıyla anne karnındaki bebeklerin yüzlerinin modellenmesi ve 3 boyutlu örneklerinin oluşturulması konusunda, dünyadaki öncü firmalardan biri haline gelmiştir. Gebelik sırasında en ideal haftalardan 20-30. haftalar arasındaki zaman diliminde, doktorunuzun alacağı 3 boyutlu görüntüleri işleyerek size bebeğinizin yüzünün gerçek 3 boyutlu modelini hazırlıyorlar. Sonuç olarak siz de bebeğiniz doğmadan önce onun minik yüzünün heykelini elinizde tutabiliyorsunuz.

 

Daha detaylı bilgi için;  www.ilkbakisim.com adresinden bilgi alabilirsiniz.

Sevgilerimle…

Nihan Yıldırım