Bebeklerde Ek Gıdaya Geçiş

Bebeklerin ek gıdaya başlama zamanı bazı uzmanlara göre; bebek 4 aylıkken başlaması gerekirken, bazıları için ise 6 aylıkken başlanması yönünde. Biz Defne için 6.ayına 10 gün kala ek gıdaya başladık doktorumuzun tavsiyesi ile yani bize 6.ayda ek gıdaya geçmemiz önerildi. Defne anne sütü ile beslendiği için ek besinlere  6. ayda başlanması; bazı gelişmelerin  takip edilmesi açısından çok önemli oldu. Örneğin başını dik tutması, oturabilmesi, el ve göz hareketlerinin bu ay içinde gelişmiş olması gibi…
Ek gıdaya geçiş deneyimimizde,  ilk başta  besinleri dil ile ittirme hatta çıkarmaya çalışma, bazen yemek istememe, yemek istemediği için ağzını açmama gibi durumları yaşadık. Bu hareketlerin ise normal ve zaman içinde kaybolacak  hareketler olduğunu da yaşayarak öğrenmiş olduk. Bununla birlikte zaman içinde ağız açma, yutma ve çiğneme hareketlerinin de gelişmesini gözlemledik. Beslenmede en önemli konu ise düzenli sağlık kontrollerinde ki düzenli tartı değerlendirmeleridir. Çünki bebeklerin beslenme durumu en iyi tartı alımları ile değerlendirilmektedir. Yine ek gıda ile birlikte anne sütüne devam edilmesi, beslenmenin tamamlayıcı unsuru olarak, çok önemli olduğu unutulmamalıdır.
Ek Besinlere Başlarken Hangi Meyve ve Sebzeler Verilmeli
Defne için ek besinlere geçerken doktorumuzun önerisi ve daha sağlıklı olması açısından; elma, şeftali, armut gibi meyveler ile patates, havuç ve kabak gibi sebzelerin püresini  tercih ettik. Bunların yanı sıra evde mayalanmış prebiyotikli yoğurdu da beslenme öğünümüze ekledik. Bizim ek gıdaya geçişteki yemek listemizi de aşağıdaki gibi paylaşıyorum. Tabi ki bu süreçte bebeğinizin gelişimine göre, doktorunuzun size önerdiği şekilde hareket etmeniz önemli. Bizim bir gün için başlangıç menümüz şu şekilde;
Sabah: Meyve Püresi
Elma
Armut
Havuç
Şeftali
1/3 Muz
1/3 Kivi
Meyve püresini cam rendede yapmanız çok önemli, ben en fazla 2 çeşit meyve ile püre yaptım ve bir meyveyi 3 gün boyunca verdim; herhangi bir alerjik reaksiyon olup olmadığını kontrol etmek için… Örneğin bazı bebeklerde yeni başlanan gıda sonrası; kızarıklık, ishal, kusma, döküntü gibi rahatsızlıklar görülebiliyor. Bu nedenle 3 gün kuralını uygulamak önemli… İlk başlarda 1-2 tatlı kaşığı ile başlanıp max. 70 cc verilebilir dedi doktorumuz.
Öğlen: Sebze Püresi
Havuç
Patates
Kabak
1 Tatlı Kaşığı Pirinç / İrmik
1 Talı Kaşığı Zeytinyağı
Sebzeleri haşladıktan sonra haşladığım suda pirinç veya irmiği de haşladım. Çatallada ezilebilir kıvama geliyorlar yada rondodan da  geçirebilirsiniz. Yine ilk başlarda 1-2 tatlı kaşığı ve max. 100 cc verilebilir. Sebzeleri 2. haftada artırıyoruz, 4-5 çeşit olarak mevsime uygun sebzeleri de ekleyebilirsiniz.
Akşam: Taze Yoğurt
Evde mayaladığınız taze yoğurdu 1-2 tatlı kaşığı ile başlayıp max. 100 cc verebilirsiniz. Prebiyotik olarak mayalarsanız daha sağlıklı olur.
Görüldüğü gibi başlangıç olarak doktorumuzun önerisi ile meyve ve sebzeleri tercih ettik. 7. aydan sonra da etli gıdalara geçeceğiz. Tüm ek gıdaya geçiş sürecimiz doktorumuzun kontrolünde ve onun önerdiği yiyecekler ile başlandı, bu nedenle doktor kontrolünün önemli olduğu unutulmamalıdır. Ayrıca ek gıdaya başlarken bebek istemediği bir besine kesinlikle zorlanmamalıdır, eğer o an istemiyorsa belli bir aradan sonra  yeniden denenmelidir. Yatarak beslenmemeli mutlaka oturur pozisyonda yedirilmelidir, aksi halde boğazından geçemeyebilir yada yutamayabilirler. Tüm besinlerin kaşık ile verilmesine özen gösterilmelidir ve  biberon kullanılmamalıdır. Her zaman doğal, taze ve mevsimine uygun besinler tercih edilmelidir.
image
Ek gıda başlangıç sürecinde bol bol önlük almayı da unutmayın :))
Mutlu ve Sağlıklı Günler…
Sevgilerimle
Nihan Yıldırım

Bebekler İçin Organik Pamuk Ürünlerin Önemi

Organik pamuk, GDO (genetiği değiştirilmiş organizmalar) içermeyen bitkilerden üretilen ve üretiminde suni gübre veya zirai ilaçlar gibi sentetik tarımsal kimyasallar kullanılmayan doğal pamuktur.

resim

Geleneksel pamuk ise dünyadaki tarım üretiminin %3 ünü temsil eder ve üretim esnasında  büyük miktarda kimyasal (pestisidler) ilaçlar kullanılmaktadır. Diğer üretilen ekinlere göre en çok kimyasal ilaç pamuk üretiminde kullanılırken; dünya böcek ilacı üretiminin %16′ sı pamuk üretimi için kullanılmaktadır.

Pamuk üretiminde kullanılan kimyasasal ilaçların  çoğu kanserojen maddeler içermektedir.  Pestisidler, pamuğun liflerine yerleşerek, yıkama ile kaybolmaz ve cildimiz tarafından kolayca emilime uğrar. Örneğin pamuktan yapılan; gömlek, iç çamaşırı, yatak veya yatak örtüsü gibi tekstil ürünlerinde bulunan kimyasal kalıntılar cilde zarar verebilir.

Ayrıca bu kimyasallar  uzun vadede kanser, astım gibi insan sağlığına zarar veren rahatsızlıklara neden olurken; toprağı, suyu, havayı ve besinlerimizi kirletebilmektedir. Organik pamuk ise sentetik böcek ilaçlarına maruz kalmamıza engel olurken, hem bizi hem de ekosistemimizi korumaktadır. Daha temiz ve sağlıklı olduğu için insan sağlığınıda korur.

Organik pamuk kullanmayı tercih etmek, kişilerin ve çocuklarımızın sağlığı için büyük önem taşımaktadır. Yine uyku ürünleri olan yatak, yatak örtüsü, battaniye, çarşaf gibi ürünlerin, organik pamuktan üretilmiş olması sağlık açısından da çok önemlidir. İnsanlar ömürlerinin  1/3′ ünü uyuyarak geçirdiği için, yatak ürünleriyle çok uzun süre temas halindedir. Dolayısıyla organik pamuğun tercih edilmesi, sağlıklı ve doğal bir uyku ortamı sunarken; zararlı kimyasalların cilt tarafından emilimini ve alerji riskini azaltmaktadır.

“Organik ürünlerin üretimi, çocuklarımız ve bizim için daha sağlıklı bir hayat demektir.”

Bebekler İçin Organik Ürünler Tots&More’ da;

Dr. Serpil Poyraz tarafından kurulan Tots&More markası bebekler için sağlıklı ve doğa dostu “organik bebek ürünlerini” siz ebeveynlere sunmaktadır.

totsmore

Tots&More ürünleri, % 100 organik pamuk kullanılarak üretilirken, sertifika yönetmeliklerine uygun , yalnızca doğal boyalar ve organik tekstil ürünlerini kullanmaktadır. Bu amaçla yola çıkan  TotsandMore, doğa dostu, organik, bebek ve çocuk dostu ürünleri tüketici ile buluşturmayı amaçlarken, uygun fiyat ile yüksek kalite prensibini hedeflemektedir. Doğa dostu organik bebek ürünlerine,

https://www.totsandmore.com.tr

adresinden de ulaşabilirisiniz.

Organik; Bugün!
Organik; Herkes için!

Sevgilerimle…

Nihan Yıldırım

 

 

 

 

 

Cilt Gençleştirmede Yeni Trend PRP

PRP yani Platelet Rich Plasma (trombositten zengin plazma) şu an çok tercih edilen uygulamalar arasında yer alıyor. Konu ile ilgili “Bendis Kozmetik” firmasının Ürün Müdürü Özlem Hanım’ dan aldığım bilgiye göre; PRP, kişiden alınan kanın santrifüj işleminden geçirildikten sonra elde edilen edilen saydam sıvının veya serumun tekrar aynı kişiye enjekte edilmesi ile uygulanıyor.

prp

PRP’ nin çok uzun bir geçmişi olmamasına rağmen kısa sürede tedavi alanları çok genişlemiştir. PRP hasarlı bir dokuyu tamir etmek için pek çok alanda kullanılabilmektedir. Bunların başında estetik cerrahi ve dermatoloji gelmektedir. Cilt yüzeyinde mikro iğneleme yöntemi ile küçük tahribatlar yapıldıktan sonra, cilde enjekte edilen PRP, cildin kolajen üreterek kendini yenilemesini sağlamaktadır. Bir kaç seans sonunda ise kırışıklık izlerinden akne lekelerine kadar pek çok cilt sorununda, kalıcı ve hızlı sonuçlar vermektedir. Ayrıca saç ekimine yardımcı bir uygulama olarak da çok sık uygulanmaktadır. Saç kökünün kuvvetlendirilmesi ve yıpranmış saçların onarımında da çok etkilidir.

Estetik  amaçlı uygulanan PRP ;

*Kişinin kendi kanından elde edildiği için herhangi bir riski yoktur.

*Doğal bir uygulamadır ve uzun süre etkilidir.

*Cildi en doğal biçimde onarırken canlandırır ve yeniden yapılandırır.

*Kolajen oluşumunu destekleyerek, kırışıklıkları önler cildi gençleştirir.

Prp uygulaması yaptırırken, kullanılan Prp tüplerine de dikkat etmek gerekiyor. Çünki uygulama yapılan birçok yerde; son derece basit, sertifikası olmayan  ve kalitesiz Prp tüpleri kullanılmaktadır. Yine bu kalitesiz tüplerin hiç bir sertifikası olmadığı gibi sağlık bakanlığından onayı da bulunmamaktadır. Prp uygulanacak tüplerin mutlaka Class 2b sertifikasına sahip olması gerekmektedir.

Bendis Kozmetik, Sağlık Bakanlığınca CE sertifikalı ve Class 2b sertifikasına sahip PRP kitlerini satmaktadır. İnsana güvenle enjekte edilebilmesi için bu sertifika şart. Siz de Prp uygulaması yaptıracaksanız, kullanılan prp tüplerin kalitesini mutlaka sorgulayın.

Daha detaylı bilgi almak isterseniz;

https://www.facebook.com/bendiskozmetik/        sayfasına da göz atabilirsiniz.

Sevgilerimle…

Nihan Yıldırım

Uluslararası Doğum Kayıt Örneği (Formül A)

 

image

Defne için pasaport çıkardıktan sonra, sırada onun Schengen vizesine başvurma işlemi vardı. Uzun yıllardır gerek iş için, gerek gezi için olsun tüm vize işlemlerini aracı bir acenteden yaptırıyordum ve benim uzun süreli Schengen vizem olduğu için Defne’ nin vize hazırlığını kendim yapayım dedim. Vaktiniz yoksa yada ben uğraşamam diyorsanız, vize işlemlerinizi aracı acenteler  vasıtasıyla da yapabilirsiniz. Bildiğiniz gibi Schengen vizesinin önemli özelliği Avrupa Birliği’ ne üye olan ülkelerde geçerli olması. Üye ülkelerden herhangi birinden alacağınız vize ile diğer üye ülkelere de giriş yapabiliyorsunuz. Birden fazla Avrupa ülkesine gidecekseniz, önceliğiniz vizeyi aldığınız ülkeye giriş yapmak olmalı. Örneğin Schengen vizesini Yunanistan olarak aldıysanız ve Yunan vizesi ile ilk Avusturya’ya gitmek isterseniz sorun yaşayabilirsiniz. Önce Yunanistan’a gidip oradan Avusturya yapmanız gerekebilir.  Her ülke için böyle bir zorunluluk olmasa da, bazı üye ülkelerde bu sorunlar yaşanabilmektedir.

Defne’ nin evraklarını hazırladım ve başvuru formunu doldurdum. İstenen evrakları da eksiksiz ve istenilen sırada yapmanız gerekiyor. Doğru bir şekilde hazırlayıp kurallara uygun olarak evraklarınızı sunduğunuzda yüksek olasılıkla vizeniz olumlu sonuçlanıyor. Ben de sırasına göre tüm evrakları hazırladıktan sonra teslim ettim. Bir hafta içinde sonucu belli olur dediler, bu arada Schengen vize başvurusunu Avusturya’ dan yaptım.

Vize başvurusundan 3 gün sonra Avusturya Konsolosluğu’ dan bir e-mail geldi. Defne için ek bir evrak talep ettiler. “Uluslararası Doğum Kayıt Örneği ( Formül A )”,  ilk kez duyduğum bir belge olduğu için internette araştırdım nereden alınır diye, çok net bir bilgi bulamadım ve emin olmak için konsolosluğa mail attım, onlar da nüfus müdürlüğünden alınabileceğini teyid ettiler.

Bağlı olduğumuz nüfus müdürlüğüne gittim, önce bir dilekçe doldurmanız isteniyor. Uluslararası doğum kayıt örneğini hangi makama, kimin adına vereceğiniz ile ilgili . Ayrıca hangi ülke olduğunu da belirtiyorsunuz ve hem Türkçe hem de o ülkenin dilinde 2 nüsha olarak bu belgeyi hazırlıyorlar. Yetkili kişilerce imzalandıktan sonra ‘Apostil Tasdik Şerhi’ uygulanıyor.  Apostil tasdik şerhi; büyükçe bir kaşe şeklinde olup ıslak imzalı atılan bir uygulama. Kaşe basıldıktan sonra yine yetkili üst makamlarca son kez imzalanıyor. Bu arada bu belgeyi almak için anne ve babanın birlikte gitmesi gerekmiyor, biriniz de gidebilirsiniz, bebeğin ve sizin kimliğiniz yeterli oluyor.

Uluslararası Doğum Kayıt Örneği (Formül A) dışında, Uluslararası Evlenme Kayıt Örneği (Formül B), Uluslararası Ölüm Kayıt Örneği (Formül C) belgeleri de nüfus müdürlüğünden alınabilmektedir.

Sevgilerimle…

Nihan Yıldırım